Cihan� Ayd�nlatan Nur 10-11 |
Abdülmuttalib, torununun do�umu �erefine yedinci gün bütün Mekke halk�na üç gün süreyle ziyafet verdi. Bu ziyafetten ba�ka bir de her mahallede develer kestirdi. Yeme�e gelenler "Muhammed" ismini duyunca atalar�nda böyle bir gelene�e tesadüf edilmedi�i için sebebini sormaktan kendilerini alamad�lar. Dede: -Yerlerde ve göklerde tan�ns�n ve övülsün istedim; ve bu ismi koydum. Daha sonra torununu alarak Kabe-i �erif'e götürdü. Yavrucak dedenin kollar�nda m���l m���l uyuyor. Abdülmuttalib, ziyaret ve duadan sonra yetime içli bir �iir söyleyerek sevgili efendimizi annesine getirdi ve gelinine: -Ey benim asil gelinim, çocu�u iyi koru! torunumun �an� yüce olacakt�r. Dikkatin hep üzerinde olsun! Aman gafil olmayas�n! tenbihinde bulundu. Peygamberimizin dünyay� te�rif etmelerinin ertesinde yahudilerde tela� ve üzüntü mü�ahede ediliyordu. �smi "Ahmed" olan ahir zaman peygamberinin do�aca��n� tevratta okuyor, alimlerinden dinliyor, kahinlerden haber al�yor ve do�umun vukuuna dair emareleri gözlüyorlard�... Beklenen y�ld�z do�mu�tu. Acaba dünyaya gelen bebekte öbür i�aretler de varm�yd�? Evet, onlar da vard�. Gelen haberlerde çocu�un, nur yüzlü, sünnet olmu� ve göbe�i kesik oldu�u bildiriliyor; bir bulutun gelerek kendisini götürdü�ü ve üç gün halka gösterilmedi�i ilave ediliyordu. -Tevrat�n yazd�klar� do�ru ç�kt�, dedi yahudi alimleri... Bir musevi ise çocu�u görmek istedi... Hane-i saadete geldiler. Bebe�in gözlerine bakar bakmaz adam, kendini kaybetti. Akl� ba��na gelip yerden do�rulurken haz�r bulunan Kurey�lilerin alayl� alayl� güldüklerini görünce öfke ile ba��rd�: -Ey Kurey� mensuplar�! Ey Kurey�liler! Tevrat hakk� için söylüyorum; bana kulak verin! Gördü�ünüz bu çocuk i�te o peygamberdir. �smi ma�r�ktan ma�ribe kadar yay�lacak ve sizi... evet, sizi k�l�çla yola getirecektir! Nübüvvet, israilo�ullar�ndan gitti art�k, kahkahalar�n�za devam edebilirsiniz! diyerek oray� terketti. Yine ayn� günlerde bir sabah�n er vaktinde bir tepede bir grup yahudinin feryad-u figan�na �ahid olunuyordu... Ortada bir yahudi, çevresinde dinda�lar� bir söylüyor, bin dövünüyorlard�. Görenler �a�k�n: -Hayrola, ne oldu, ne var, böyle kendinizi paral�yorsunuz? -Ah, aah!.. beklenen gün geldi; k�z�l y�ld�z göründü. Bu y�ld�z ne zaman do�sa bir peygamber dünyaya gelir. Demek ki, Muhammed do�du. Daha ne olsun? Peygamberlik bizden gitti. Soranlar gülü�erek yanlar�ndan ayr�ld�lar. Musevilerin a��zlar�n� b�çak açm�yordu. Bir yahudi, yolda Abdülmuttalib'i gördü: -Ey Kurey� reisi, çocu�a ne isim verdiniz? -Muhammed... -Öyle mi! Demek öyle? diyerek m�r�ldand�... Peygamber oldu�una dair üç delil bir araya geldi; k�z�l y�ld�z�n do�mas�, isminin Muhammed konmas� ve üçüncüsü de asil bir aileden olmas�. Ayn� günlerde Medine sokaklar�nda da bir yahudi saç�n� ba��n� yoluyordu... -devam� var- (Huzur P�nar� Mail Grubu) |