Mevl�n� H�lid-i Ba�d�d� "kuddise sirruh"-4

Image

Mevlânâ Hâlid-i Ba�dâdî hazretleri Ba�dât'ta ilimle ve insanlara �slâmiyeti anlatmakla me�gûl oldu�u s�rada, onu hased eden inkarc�lardan birisi Ba�dât Vâlisi Saîd Pa�aya bir mektup yazarak Mevlânâ Hâlid hazretlerini �ikâyet etti. Mektup yalan ve iftirâlarla doluydu. Hattâ Mevlânâ Hâlid hazretleri küfürle ithâm ediliyordu. Mektûbu okuyan vâli, sinirlenerek mektubu yere çarpt� ve; "Sübhânallah! E�er hazret-i �eyh Hâlid de müslüman de�ilse, müslüman kimdir? Bu mektubu yazan ya delidir veya Allahü teâlâ onun basîret gözünü kör etmi�tir. Bunun sebebi de o kimsedeki a��r� haseddir. Allah'a s���n�r�z, Allah'a s���n�r�z." dedi.

Ba�dât'taki âlimlere bu mektuba bir reddiye yaz�lmas�n� emretti. Halle Müftüsü Muhammed Efendi bu mektuba bir reddiye yazarak bozuk fikirlerini çürüttü. Bu mektubu Ba�dât âlimleri de tasdik ettiler. Daha sonra hatâ etti�ini anlayan iftirâc� iddiâlar�ndan vazgeçip Mevlânâ Hâlid hazretlerinden özür diledi ve affedildi.

Mevlânâ Hâlid-i Ba�dâdî hazretleri kar��la�t��� güçlükleri hocas� Abdullah-� Dehlevî'ye bir mektupla arz edince, hocas� ona yazd��� mektupta �unlar� buyuruyordu:

"Mektubuma Rahman veRahîm olan Allahü teâlân�n �erefli ismiyle ba�l�yorum. Allahü teâlân�n sevgili kulu mübârek Mevlânâ Hâlid! Esselâmü aleyküm ve rahmetullahi ve berekâtühü. Tepeden t�rna�a kadar kusurlu olan bu fakîre, her an ziyâdesi ile gelmekte olan Allahü teâlân�n nimetlerine �ükür ve hamd etmek yaz�ya ve söze s��maz.

Siz, istifâde etmek isteyenlere yard�mc� olunuz. Onlar da emredilen zikir ve di�er vazifeleri yerine getirip, saâdetlerini bunlardan bilsinler. Büyüklerin yolunu inkâr edenlerle görü�mesinler. "Hocana kötülük edenle iyi olursan, köpek senden daha iyidir." sözü me�hûrdur. �mâm-� Rabbânî hazretlerine îtirâz edenlerden uzak olunuz. Âlimler ve ârifler söylemi�ler ve yazm��lard�r ki: "�mâm-� Rabbânî hazretlerini sevenler, mümin ve müttekîlerdir. Ona bu�z edenler münâf�k ve �akîlerdir." �slâm memleketleri hazret-i Müceddîd'in feyzleriyle doldu. Ve bütün müslümanlara, hazret-i Müceddîd'in nîmetlerine �ükür ve hamd etmek vâcib oldu.

 

O memleketin âlimleri, �erîfleri ve âmirleri mübârek varl���n�z� nîmet bilip sizden istifâde edeler. Size tâzim ve hürmette kusur etmeyeler, muhâliflerinize, size sû-i kasd edenlere ve sizi çekemeyenlere mâni olalar. Bu fakîr, bunlar� nasîhat yollu yazd�m. Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem; "Din nasîhattir." buyurdu.

Allahü teâlâ, sizi, �âh-� Nak�ibend'in, Müceddîd-i elf-i sânî'nin ve kalbimin k�blesi Mirzâ Sâhib'in halîfesi etmi�tir. Hiç kimse sizin yerinizi alamaz. Sizin eliniz, benim elimdir ve sizi görmek, beni görmektir. O uzak yerden buraya gelmeye kalkmay�n. �htiyâç yüzünü bu tarafa çevirmek ve kalb ile hat�rlamak yeti�ir. Allahü teâlâ kendi r�zâs�na ve Habîbine uymaya muvaffak eylesin! Âmîn."

Mevlânâ Hâlid-i Ba�dâdî hazretlerine dü�man olan ve kar�� ç�kanlardan pekço�u onun güzel ahlâk� ve kerâmetleri kar��s�nda insafa gelip büyüklü�ünü kabûl ettilerse de bâz�lar� ayn� hased ve muhâlefetlerine devâm ettiler.

Âlim ve fazîlet sâhibi olan �eyh Ali Süveydî, büyük muhaddislerden (hadîs âlimi) idi. Hadîs-i �erîf senedlerinde kuvvetli bilgisi vard�. �mtihân etmek maksad�yla, Mevlânâ Hâlid hazretlerine geldi.Müsâfeha esnâs�nda bir hadîs-i �erîf okudu.Mevlânâ hazretleri de bir hadîs-i �erîf okuyup oturdular. Ayn� zât, Kütüb-i Sitte'de yaz�l� hadîslerden üç hadîsi senedleri ile, imtihan yollu okudu. Mevlânâ hazretleri de, bu hadîslerin as�l senedlerini sahîh olarak okuyunca, hemen Mevlânâ Hâlid hazretlerinin ellerine kapan�p, kalbine gelen imtihan dü�üncesinden tövbe ederek af diledi. Sonradan ilim meclislerinde; "Mevlânâ en büyük velîlerden olup, zâhir ve bât�n ilimlerinde sonsuz bir deniz, biz ise bir damlay�z." derdi.

Mevlânâ Hâlid hazretleri, bir gün yolda yürürken bir h�ristiyana nazar ve iltifât etti. H�ristiyan, feryâd edip cezbeye kap�ld� ve a�layarak Mevlânâ'n�n arkas�ndan yürüdü. Hânekâha girdi. Müslüman oldu. Saâdete kavu�anlara kat�ld�.