Ebedî Seâdet-8 Yazdır E-posta

 Huzur Pınarı 

Ebedî Seâdet-8

Câhil sofu, şeytânın maskarası olur...

 

 

 

   

 

İhlâs ile, ya�nî Allahü teâlânın rızâsına, sevgisine kavuşmak ve sevâb kazanmak niyyeti ile, farzları, sünnetleri yapmağa ve harâmlardan ve mekrûhlardan kaçınmağa, ya�nî ahkâm-ı islâmiyyeyi yerine getirmeğe (İbâdet etmek) denir. Niyyetsiz, ibâdet olamaz. Resûlullaha �sallallahü aleyhi ve sellem� tâbi� olmak için, önce îmân etmek, sonra ahkâm-ı islâmiyyeyi öğrenmek ve yapmak lâzımdır. Îmân etmek, Ona tâbi� olmağa başlamak ve se�âdet kapısından içeri girmek demekdir. Allahü teâlâ Onu, dünyâdaki bütün insanları se�âdete da�vet için gönderdi ve Sebe� sûresi, yirmisekizinci âyetinde meâlen, (Ey sevgili Peygamberim �sallallahü aleyhi ve sellem�! Seni, dünyâdaki bütün insanlara ebedî se�âdeti müjdelemek ve bu se�âdet yolunu göstermek için, beşeriyyete gönderiyorum) buyurdu.]

Meselâ, Ona uyan bir kimsenin, gün ortasında bir parça uyuması, Ona uymaksızın, birçok geceleri ibâdetle geçirmekden, katkat dahâ kıymetlidir. Çünki, (Kaylûle) etmek, ya�nî öğleden önce biraz yatmak âdet-i şerîfesi idi. Meselâ, Onun dîni emr etdiği için, bayram günü oruc tutmamak ve yiyip içmek, Onun dîninde bulunmayıp senelerce tutulan oruclardan dahâ kıymetlidir. Onun dîninin emri ile fakîre verilen az bir şey ki, buna zekât denir, kendi arzûsu ile, dağ kadar altın sadaka vermekden dahâ efdaldir. Emîr-ül-mü�minîn Ömer �radıyallahü anh�, bir sabâh nemâzını cemâ�at ile kıldıkdan sonra, cemâ�ate bakıp, bir kimseyi göremeyince sordu: Eshâbı dediler ki, geceleri sabâha kadar ibâdet ediyor. Belki şimdi uyku basdırmışdır. Emîr-ül-mü�minîn buyurdu ki, (Keşke bütün gece uyuyup da, sabâh nemâzını cemâ�at ile kılsaydı, dahâ iyi olurdu). İslâmiyyetden ayrılmış olanlar, sıkıntı çekip ve mücâhede edip, nefslerini körletiyor ise de, bu dîne uygun yapmadıklarından kıymetsizdir ve hakîrdir. Eğer bu çalışmalarına ücret hâsıl olursa, dünyâda birkaç menfe�atden ibâret kalır. Hâlbuki, dünyânın hepsinin kıymeti ve ehemmiyyeti nedir ki, bunun bir kaçının i�tibârı olsun. Bunlar, meselâ çöpçüye benzer ki, çöpçüler herkesden dahâ çok çalışır ve yorulur. Ücretleri de herkesden aşağıdır. Ahkâm-ı islâmiyyeye tâbi� olanlar ise, latîf cevâhir ve kıymetli elmaslar ile meşgûl olan mücevherciler gibidir. Bunların işi az, kazancları pek çokdur. Ba�zan bir sâatlik çalışmaları, yüzbinlerce senenin kazancını hâsıl eder. Bunun sebebi şudur ki, ahkâm-ı islâmiyyeye uygun olan amel, Hak teâlânın makbûlüdür, mardîsidir, çok beğenir.

 

 

Huzur Pınarı

 
< Önceki   Sonraki >