ALTIN HALKA - 6 - 4 Yazdır E-posta
(Se’âdet-i Ebediyye) kitabının 395.ci sahîfesinde buyuruluyor ki: (Tezkiret-ül-Evliyâ)da diyor ki, (Talebesinden bir kısmı sefere çıkarken, Ebül Hasen-i Harkânîye “rahmetullahi aleyh” gelip, yol uzundur ve çok korkuludur. Bize bir duâ öğret! Önümüze haydutlar çıkarsa onu okuyup kurtulalım dediler. Önünüze bir belâ çıkarsa, yâ Ebel-Hasen deyiniz buyurdu. Hocalarının bu cevabı, çoğunun hoşuna gitmedi. Yolda, karşılarına eşkıyâ çıktı. İçlerinden biri, yâ Ebel-Hasen dedi. O ve eşyâsı ve hayvanı görünmez oldu. Diğerlerinin mallarını haydutlar götürdüler. Eşkıyâ gidince, ona, sen nasıl kurtuldun dediler. Yâ Ebel-Hasen dedim. Yanıma gelmediler dedi. Geri döndüler. Biz yâ Allah dedik. Rabbimize yalvardık, soyulduk. Bu, yâ Ebel-Hasen dedi kurtuldu. Bunun sebebini bildirmesi için,hocalarına yalvardılar. Siz Allahü teâlâ’yı, harâm giren, harâm çıkan bir ağızla, çağırdınız. Bu ise, Ebül-Hasen ile tevessül eyledi. Allahü teâlâ, bunun sesini Ebül-Hasene duyurdu. Ebül-Hasen de, bunun halâs olması için duâ etti. Duâsı kabûl oldu buyurdu).
 
Ebül-Hasen-i Harkânî hazretleri şöyle anlatır: “İki kardeş vardı. Her gece sırayla annelerinin hizmetiyle uğraşır, diğeri Allahü teâlâ’ya ibâdet ederdi. Bir akşâm, Allahü teâlâ’ya ibâdet eden kardeş, yaptığı ibadetten duyduğu hazdan dolayı, çok memnûn oldu. Bu sebepten ertesi gün kardeşine; “Bu gece de anneme sen hizmet et, ben ibâdet edeyim” dedi. Kardeşi kabûl etti. İbâdet ederken secdede uyuya kaldı. O ânda bir rüya gördü. Rüyasında bir ses ona; “Kardeşini afv ettik, seni de onun hâtırı için bağışladık,” diyordu. Genç; “Ben, Allahü teâlâ’ya ibâdet ediyorum. Kardeşim ise anneme hizmet ediyor. Fakat beni, onun yaptığı amel yüzünden bağışlıyorsunuz,” dedi. Ses ona; “Evet, senin yaptığın ibâdetlere bizim hiç ihtiyâcımız yok. Fakat kardeşinin annene yaptığı hizmetlere, annenin ihtiyâcı vardı”, dedi.
 
Ebül-Hasen-i Harkânî hazretleri 425 [m. 1034] de Harkânda vefât etti. Türbesi Harkândadır.
 
İhlâs ve riyâ nedir, diye sorduklarında; Ebül-Hasen hazretleri buyurdular ki: “Allahü teâlâ için yaptığın her şey ihlâsdır. Halk için yaptığın her şey de riyâdır.”
 
Ebül-Hasen-i Harkânî hazretleri, bir gün sohbetinde bulunanlara şöyle sordu: “Dünyâda en iyi şey nedir”. Orada bulunanlar; “Siz, bizden dahâ iyi bilirsiniz. Siz bildirin”, dediler. Bunun üzerine Ebül-Hasen hazretleri, “En iyi şey, Allahü teâlâ’yı unutmayan gönüldür” buyurdu.
 
Ebül-Hasen-i Harkânî hazretlerine “Kişi, kendinin uyanıklığını ne ile bilir” diye sorulunca, “Hakkı yâd ettiği zamân, baştan ayağa kadar, halkın kendini yâd ettiğinden haberdâr olması ile bilir!” buyurdu.

 
< Önceki   Sonraki >